La Niña Etkisiyle Gelen Soğuk Hava ve Türkiye'nin 2024 Kışı
Meteoroloji Genel Müdürlüğü, bu hafta başından itibaren hava sıcaklıklarının batı bölgelerinden başlayarak tüm yurt genelinde 10 ila 15 derece arasında, Karadeniz Bölgesi’nde ise yer yer 18 dereceye kadar düşeceğini açıkladı. Sıcaklıkların mevsim normallerinin altına inmesi bekleniyor. Bu soğuk hava dalgasının, hafta boyunca etkili olacağı ve Türkiye’nin birçok bölgesinde ciddi bir soğuma yaşanacağı belirtiliyor. Uzmanlar, La Niña etkisiyle birlikte bu yılın kışının oldukça sert geçeceğini vurguluyor. Son 50-60 yılın en soğuk döneminin yaşanacağı öngörülüyor.
Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, kışın erken geldiğini ve bu yılın soğuklarının özellikle İzmir gibi ılıman şehirlerde bile etkili olduğunu belirtti. İzmir’de kasım ayında sıcaklıkların 7,5-8 dereceye kadar düşmesi, kışın erken geldiğini gösteriyor. Prof. Dr. Yaşar, "Bu yıl, soğuklar oldukça erken hissedilmeye başlandı. İzmir’de bile kasım ayında hava sıcaklıkları normalin çok altına indi" dedi. Türkiye genelinde kar yağışlarının da çok erken başladığına dikkat çeken Yaşar, bunun sürpriz olmadığını ve 2024’ün kışında kar yağışlarının daha fazla olacağını ifade etti.
Prof. Dr. Yaşar, ABD'nin Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi (NOAA) tarafından yapılan açıklamalarda 2024 yılının başından itibaren sıcaklıkların ortalamanın üzerinde seyrettiği bilgisini hatırlatarak, bu yılın soğuklarının La Niña etkisiyle daha da belirginleşeceğini belirtti. La Niña'nın Türkiye üzerindeki etkilerinin, özellikle soğuk havaların ve erken kar yağışlarının daha yoğun olmasına yol açtığı ifade edildi. Yaşar, dünya genelinde yaşanan iklim değişikliği ve Süper El Nino'nun etkilerinin, sellerin artmasına neden olduğunu söyledi. Özellikle Dubai, Sahra, Brezilya ve Avrupa'da yaşanan büyük sellerin, doğanın dengesini yeniden kurmaya çalıştığını belirtti.
Bunun yanı sıra, Prof. Dr. Yaşar, Türkiye'deki barajlardaki su seviyelerinin ciddi şekilde düştüğünü belirtti. Özellikle Tahtalı Barajı gibi büyük barajlarda su seviyelerinin yüzde 11'lere kadar indiğini ifade etti. Bu durumun, su kaynakları üzerinde ciddi bir baskı oluşturduğunu ve ilerleyen dönemde su kıtlığına yol açabileceğini vurguladı. Ancak kar yağışının, yer altındaki suyu besleyerek, bu sorunun uzun vadede hafifletilmesine yardımcı olacağına dikkat çekti. Kar yağışı ile birlikte, yer altı su seviyelerinin beslenmesi ve barajlarda su seviyelerinin artması bekleniyor.
Prof. Dr. Yaşar, bu soğuma dalgasının ardından, şubat ayı sonrasında yağışların normale döneceğini ve Türkiye genelinde yağışların arttığı bir yıl geçirileceğini öngördü. 2024 yılı boyunca, kar ve yağmurun tarım ve su kaynakları açısından önemli faydalar sağlayacağına inandığını söyledi. Yağışların artmasıyla birlikte, özellikle kuraklık döneminden sonra su kaynakları ve tarımda verimlilik artabilir. Bu durum, hem su kaynakları yönetimi hem de tarım sektörünün sürdürülebilirliği açısından kritik bir yıl olabilir.
Sonuç olarak, 2024 kışı La Niña etkisiyle oldukça soğuk geçecek. Bu soğuk hava dalgasının ardından yağışların artacağı ve Türkiye’nin su kaynaklarının daha verimli kullanılacağı öngörülüyor. Ancak, barajlardaki su seviyelerinin düşmesi, ilerleyen dönemlerde su sıkıntısı yaratabileceği için, su yönetimi konusunda dikkatli olunması gerektiği vurgulanıyor. Yağışların yer altı su seviyelerini beslemesi ve barajlardaki su seviyelerinin artması, uzun vadede Türkiye’nin su kaynakları için olumlu bir gelişme olabilir.
