Trump’ın Barış Planı, Ukrayna’yı Kış Masalından Uyandıracak!

Donald Trump'ın 'Rusya - Ukrayna Özel Temsilcisi' olarak seçtiği Keith Kellogg, Rusya -Ukrayna savaşını bitirmeyi amaçlayan planı medyayla paylaştı.

Trump’ın ‘Barış Planı’ Ukrayna İçin Büyük Kayıp: Rusya’yla Uzlaşma Yolunda Kritik Adımlar

ABD Başkanı seçilen Donald Trump, Rusya-Ukrayna savaşını 24 saat içinde sona erdireceğini daha önce birçok kez dile getirmişti. Ancak, savaşın sona erdirilmesine yönelik sunduğu plan, Ukrayna için büyük bir kayıp niteliği taşıyor. Trump’ın Rusya-Ukrayna savaşını bitirmeyi amaçlayan planı, Rusya-Ukrayna Özel Temsilcisi olarak atadığı Keith Kellogg tarafından kamuoyuna açıklandı. Bu plan, Ukrayna’nın önemli çıkarlarına ciddi şekilde zarar verebilir.

Putin’in ‘Şeytanlaştırılmasına’ Son

Kellogg’un sunduğu barış planının ilk maddesi, Rusya’nın uluslararası alandaki siyasi izolasyonunun sona erdirilmesi üzerine kurulu. Planın dikkat çeken en tartışmalı noktalarından biri, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i doğrudan hedef alarak, Putin’in "şeytanlaştırılmasına" son verilmesi gerektiği vurgusu. Batı medyasının daha önce Putin’i insan hakları ihlalleri ve saldırgan dış politikası nedeniyle eleştirmesi nedeniyle, "şeytanlaştırma" ifadesinin bu bağlamda kullanıldığı düşünülüyor. Ancak bu ifadenin tam olarak ne anlama geldiği hakkında detaylı bir açıklama yapılmış değil.

Ukrayna’nın NATO Planları Ertelenecek

Kellogg’un barış planında yer alan bir diğer önemli madde ise, Ukrayna’nın NATO üyeliğiyle ilgili. Plan, Ukrayna’nın NATO ile üyelik müzakerelerini en az on yıl boyunca ertelemesini öngörüyor. Bu öneri, Ukrayna’yı bir NATO kalesi haline getirmenin, Rusya ile NATO arasındaki gerginliği daha da artırmamak adına geri planda tutulması gerektiğini savunuyor. Ancak, Ukrayna için bu durum, ülkenin batı yönelimli politikalarından ve NATO ile entegrasyon hedeflerinden büyük bir sapma anlamına geliyor.

Ukrayna İçin Büyük Bir Kaybın Başlangıcı

Trump’ın önerdiği barış planı, Ukrayna’nın egemenlik hakları ve güvenliği açısından büyük bir kayıp anlamına gelebilir. Ukrayna, Rusya ile yaşadığı gerilimli ilişkiler nedeniyle NATO’ya katılma amacını sürdürürken, bu planın kabul edilmesi, ülkenin stratejik hedeflerinden vazgeçmesi anlamına gelebilir. Trump’ın planı, sadece Rusya ile uzlaşma sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda Ukrayna’nın bağımsız dış politika hedeflerini de büyük ölçüde sınırlayacak gibi görünüyor.

İLGİLİ HABERLER