Öğrenci Boykotuna Soruşturma Başlatıldı, Gözler AYM’nin Emsal Kararına Çevrildi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, öğrencilerin tüketimi durdurmak amacıyla başlattığı boykot çağrılarıyla ilgili re’sen soruşturma başlattı. Ticaret Bakanı Ömer Bolat ise yaptığı açıklamada, boykot edilen şirketlerin tazminat davası açma hakkı bulunduğunu belirterek şirketleri yargı yoluna çağırdı. Bu gelişmelerin ardından Anayasa Mahkemesi’nin (AYM)geçmişte verdiği bir karar yeniden gündeme taşındı.
Ozan Güven Davası Yeniden Gündemde: Tazminata Mahkûm Edildi, AYM Hak İhlali Dedi
Oyuncu Ozan Güven, 2016 yılında Ensar Vakfı ile ilişkilendirilen Turkcell’i sosyal medyada sert ifadelerle eleştirmiş, “pedofili destekçisi” söylemiyle boykot çağrısı yapmıştı. Şirket bu paylaşım üzerine Güven hakkında tazminat davasıaçtı ve mahkeme, 500 TL tazminat ödenmesine hükmetti. Karar istinafta da onanarak kesinleşti.
Ancak Güven, bu kararın ifade özgürlüğünü ihlal ettiği gerekçesiyle AYM’ye bireysel başvuru yaptı.
AYM: Rahatsız Edici de Olsa, Bu da İfade Özgürlüğüdür
AYM Genel Kurulu, 27 Eylül 2023 tarihli kararında şu ifadeleri kullandı:
“İfade özgürlüğü, sadece zararsız ve kabul gören düşünceler için değil, aynı zamanda rahatsız edici, şok edici veya kırıcı ifadeler için de geçerlidir.”
Mahkeme, Güven’in paylaşımında doğrudan hakaret ya da ticari itibarı hedef alan bir içerik bulunmadığı, asıl hedefin şirketin desteklediği vakıf ile olan mali ilişkiyi protesto etmek olduğu kanaatine vardı. Bu nedenle, söz konusu paylaşımın ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine hükmetti.
Devletten 18 Bin TL Tazminat Kararı
Anayasa Mahkemesi, Ozan Güven’in ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar vererek, kendisine 18 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Kararda özellikle şu vurgular dikkat çekti:
“Paylaşım sert ve kışkırtıcı olabilir ama bu ifade özgürlüğü sınırlarını aşmaz.”
“Eleştiri konusu, çocuk istismarı gibi toplumda infial uyandıran bir mesele olduğu için kamu yararı içermektedir.”

Yeni Boykot Tartışmaları Işığında Karar Ne Anlama Geliyor?
Son günlerde, özellikle öğrenciler tarafından başlatılan boykot çağrıları çerçevesinde, sosyal medyada ifade edilen tepkilere yönelik soruşturmalar dikkat çekiyor. AYM’nin bu kararı, boykot çağrılarının suç değil ifade özgürlüğü olduğu yönünde güçlü bir içtihat niteliği taşıyor.
Bu karar, sadece Ozan Güven davası için değil, gelecekte benzer boykot çağrıları yapan vatandaşlar için de hukuki bir dayanak oluşturabilir. Hükümet yetkililerinin tazminat tehdidiyle boykot girişimlerine karşılık, yüksek yargının bu tür tepkileri anayasal bir hak olarak tanıması hukuk dünyasında önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.